Bel Büken Eklem Ağrılarının Sebebi

Eklem ve omurga sağlını önemli ölçüde etkileyen sağlık sorunlarının başında eklem kireçlenmesi yer alıyor. Kireçlenme genel olarak 60 yaş üstü bireylerde görülse de travma sonucu gençlerde, yüksek kilo ve hareketsizliğe bağlı kişilerde de meydana gelebilmekte. Tekden Hatanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Güney, eklem kireçlenmeleri vücudun hangi bölgelerinde ne sıksıkla karşılaşabileceğimize değindi. Güney, “Eklemlerin kireçlenmesi diye bahsedilen osteoartrit veya dejeneratif hastalığı ülkemizde ve dünyada çok sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Özellikle diz ve kalça eklemleriyle beraber omuz ekleminde ayak bileği ekleminde de sıklıkla karşılaşabilmekteyiz.  Bu hastalıklar kadın ve erkeklerde farklı bölgeleri daha çok tutmakta. Kalça eklemine değinecek olursak her iki cinsiyette de eşit dağılım göstermekte. Kadınlarda diz ağrıları kireçlenmesi ve tutulumu daha sık görülmekte” dedi

‘COVİD HASTALIĞI SONRASI OLUŞAN KALÇA AĞRISI’

Eklem ağrıları yaşlılarda daha sık görülse de genç yaşlardaki insanlarda da görülmeye başlayan bir sağlık durumu haline geldi Dr. Güney genç yaştaki bireylerin sıklıkla karşılaştığı rahatsızlıklardan bahsederek, “Gençlerde ise daha sık görülen hastalık dizlerde oluşan menisküs yırtıkları, çapraz bağ yırtıkları, kıkırdak hasarları, kalçanın menisküs diyebileceğimiz labrum yırtıklarıdır. Bir başka bahsedeceğimiz avesküler nekrozu, son yıllarda özellikle covid sonrası kortizon kullanan covid hastalığını ağır geçiren hastalarda sık karşılaşılan kalça ağrılarından bir tanesidir. Aynı zamanda Geçirilen travma öyküsü, tekrarlayan mikro travmalar eklem ağrısına ve kalça ağrısına neden oluyor” diye konuştu.

‘KIRIKLAR İYİLEŞSE BİLE KİREÇLENMEYE NEDEN OLABİLİR’ 

Eklem kireçlenmesinde rol oynayan faktörlerden de bahseden Güney, “Kişinin değiştiremeyeceği genetik, cinsiyet gibi faktörleri sayabiliriz. Değiştirilebilir en önemli faktör metabolik sendrom veya obezite dediğimiz kilolu kişilerin kilo vermesi normal vücut sınırlarına gelmesi tekrar hareketlerden kaçınılması ile önüne geçebiliriz. Eklemi ilgilendiren kırıklar özellikle kalçada dizde ve omuz ekleminde veya ayak bileği ekleminde tüm eklemi ilgilendiren kırıklar diğer kırıklara göre farklılık gösterir. Kırıklar iyileşse bile eklemde meydana gelen kıkırdak hasarlarında kendini tamir etme yeteneğine sahip olmadığı için daha sonra eklemlerde hareket kısıtlılığına, kireçlenmeye neden olabilir” diye ifade etti.

Kireçlenme, eklem hastalığı tedavisinde tedavinin günümüzde iki şekilde olduğunu kaydeden Dr. Güney, “Uygulanan tedaviden bir tanesi protez cerrahisi ve öncesinde yaptığımız cerrahilerdir. Diz eklemi için protez cerrahisi öncesi yaptığımız en önemli tedaviler artroskopi ve artroskopi dışı tedaviler olarak inceleyebiliriz. Artroskopi yaptığımız menisküs tamirleri, ön çapraz bağı yine kıkırdağa yönelik eklemleri yapılacak olan işlemler proteze giden yolda eklemin daha uzun süre kullanılmasını sağlayabilir. Kemik düzeltme kemiğin deformasyonu düzelteceği ameliyatla diz çevresini en çok Yüksek Tibial Osteotomi dediğimiz kemik ameliyatlarıyla yapabiliyoruz” dedi. Hastanın günlük aktivitelerini dahi etkileyen eklem ağrılarında önceliğin hastada ağrıların giderilmesi gerektiğini aktaran Güney, “Artroplasti dediğimiz protez cerrahisi ile en çok kalça diz ve omuz eklemlerinde protez cerrahisi yapıyoruz. Yine son yıllarda ciddi omuz ağrısı olan hastalarda ters omuz protezi uygulamalarımız var. Diz ve kalça eklemlerinde hareket kısıtlılığı oluşmuş eklemde deformasyon bozulması meydana gelmiş, günlük aktivitelerini dahi yaparken hareket kısıtlılığına yol açan hastalarda da protez cerrahisi gerçekleştiriyoruz. Cerrahi uygulaması sonrası iki ana hedefimiz var. Birincisi ağrının giderilmesi, ikincisi ise hastanın tekrar hareketliliğini sağlayıp günlük aktivitelerini yapar hale getirmektir. ifadelerini kullandı.