© Kayseri Son Dakika Haberleri 2023

Avukat Uzun: “Lazer epilasyon merkezinde yanık oluşması durumunda kişinin tazminat alma hakkı vardır”

KAYSERİ (1HA – ÖZEL HABER) - Güzellik merkezlerinde yapılan lazer ve çeşitli işlemler esnasında kazalar yaşanabiliyor. Kazalardan sonra hukuki olarak ne yapılması gerektiğine dair bilgiler veren Av. Gizem Gül Uzun, “Lazer epilasyon merkezinde yanık oluşması durumunda kişinin tazminat alma hakkı vardır” dedi.

Radar Radyo ve KayseRadar ortak yayınında Gizem Gerçel’in sunduğu ‘Adalet Terazisi’ programına bu hafta Av. Gizem Gül Uzun, programda lazer epilasyon merkezlerinde yanık oluşumu durumunda hukuki olarak hangi adımlar izlenilmesi gerektiğine dair bilgiler verdi. Uzun, “Güzellik amacı ile yapılan müdahaleler keyfidir. Estetik amacıyla yapılan müdahaleler eser sözleşmesi olarak değerlendirilir. Adı üzerinde bir sözleşme ilişkisi vardır. Hekimin sorumluluğu sözleşme içerisinde değerlendiriliyor. Estetik dışında herhangi bir kamu görevlisine gidildiğinde önce idareye dava açıyoruz. Bu durumda süre 1 ila 5 yıldır. Özellerde ise direkt doktora dava açılabilir. Lazer epilasyon merkezlerinde tecrübesiz kişiler işlem yapabiliyor. Yargıtay’ın aldığı bir karar var bunun hakkında, lazer epilasyon merkezinde yanık oluşması durumunda kişinin tazminat alma hakkı vardır. Hatta kişi, işlem ücretini de tazminat olarak geri alabilir. Çoğu kişi seanslara gidip memnun kalmıyor. Belli seanslara gidip gelerek sorunun çözüleceği vaat edilse de bunu yapamıyorlar. Yanık oluşur oluşmaz fotoğraf çekilmeli, sonrasında bir doktordan rapor alarak ispatlaması gerekir. Zamanında gidip rapor alınması çok önemli. Yanık geçici dahi olsa dava açılabilir. Lazer epilasyon merkezleri bazen çok tedbirsiz davranabiliyor. Bazı insanların yüzünde, bazı bölgelerinde kalıcı yanıklar oluşabiliyor. Orada çalıştırılan personellerde ne kadar sigortasızda olsa bu durumdan sorumlu tutulur. Tanıkla, kamera kaydıyla ispat edilebilir” dedi.

Lazer epilasyon merkezine gidilmeden önce mutlaka hormon testinden geçilmesi gerektiğini savunan Av. Uzun, “Vaat edilen gerçekleşmeyince ‘hormonlarınızdan dolayı’ cevabını verebiliyorlar. Devletten herhangi bir hormonel bozukluk olmadığına dair belge alınabilir. Yargı sisteminde bu dava süresi ortalama 1,5 yıl. Yetkili mahkeme, kişinin davayı açtığı tarihte ikamet ettiği yerdeki mahkemedir. Doktorun kastı dışında, ihmal durumunda da sorumluluğu vardır. İki tarafın ihmal ve dikkatsizliği durumunda iki tarafa da dava açılır. İğne ve uygulamalı ilaçların tıbbi mekanlarda, kontrollerle yapılması lazım. Steril bir ortamda bilgisi olmayan kişilerin tedavi uygulamaması gerekir” şeklinde konuştu.

Son olarak Uzun, konuya ilişkin şunları söyledi:
 “İsmi ve içeriği benzer diye doktorun yazdığı dışında ilaçlar kullanılmamalı. Bu durumun olmaması için eczacı reçeteyi kontrol etmelidir. Doktor ve eczacının kendi ihmali ve temkini dışında bir olay yaşanırsa ikisi de sorumlu tutulmaz. Hekim kendi uzmanlık alanı dışında bir hastayla karşılaşırsa, gereken branşa sahip bir doktora hastayı yönlendirmeli. Bunun yapılmaması durumunda da hekim sorumlu tutulur”

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER